30 Kasım 2018 Cuma

MÜSVEDDELER


(…)
milât yok demiştim,
milât yer almayacak hayatımızda
işte bütün müsveddelerimi yırttım
işte artık göğsümün kıllarıyla
gövdemin kokusundan buharlaşıyor şiir

(…)                               İsmet ÖZEL – Kötü Şiirler

Ne zor dizeler bunlar?
Şair nasıl yazmış bu dizeleri?

Eskiler “müsvedde” derdi, taslak çıktı sonra.
…/…

“Yeniden beyaz yapmak” demektir müsvedde, yani yazdığını silerek beyaz ve boş bir sayfa hazırlamak.
Bu eskiden kuma, çölün kumuna veya kum dolu sandığa yazı yazıp, kumu kolaylıkla düzlemekle ilgili olmalıdır.

Bir de bilmiş gibi kullanırız, “seni şair müsveddesi”, seni “erkek müsveddesi” gibi laflar ederiz.
Mermere eşsiz hat örnekleri ile kitabeler kazıyan ustaların “müsvedde” şansı olmazdı.

Şeyh Hamdullah gibi bu işin piri, Aziz NESİN’ in de Güzel Sanatlar Akademisi’nde hocası olan Necmettin OKYAY gibi hepsi aynı zamanda iyi birer “kemankeş”, okçu olan usta hattatların “müsvedde” şansları yoktu.
Osmanlıda ise yazılar bezir yağının aydınlatma için yanan isinden yapılan mürekkeple yazılırdı.

Yazılarda hata yapıldığında bezir isinden yapılan mürekkep yazıcı tarafından yalanırdı.
O zaman kağıdın rengi “yeniden beyaz” olurdu, yani yazı müsveddeye çekilmiş olurdu.

Okuma yazma bilen sayısı çok az olduğu için, mürekkep yalayan da az idi ve okuma yazma bilme ayrıcalığı “mürekkep yalamak” ile bir tutulurdu.
…/…

Herkesin bir müsvedde defteri olurdu okulda. Derste alınan notlar eve gidilince temize çekilirdi.
Sarı yapraklı olurdu müsvedde defterleri.

Yoksulluk.
Bizim asla müsvedde defterimiz olmazdı.

Yeni bir deftere ihtiyacımız olmasın, diye ders defterlerini hatasız ve güzel yazardık. Hattatlar gibi, ama onların, öyle bir mesleğin varlığını bile bilmeden.
…/…

Kısa bir hayatın müsveddesiyiz aslında. Oysa hayatımızı temize çekemiyoruz, o kadar kirliyiz ve müsveddeler o kadar okunaksız ve özensiz ki.
…/…

Milat mı?
Boş yere milatlar koymayın kendinize. Yeni bir yıl arifesindeyiz, boş yere karalamayın takvimi.

MüsveddeAsiz yaşayın hayatı, müsveddesiz sevin birisini, içinizden geldiği gibi.

Nerede kalmışsanız, oradan devam edin.
Yazdıklarınızı bir daha yazın, söyledikleriniz bir daha söyleyin unuttuklarınız olsa da.
Bir daha çığırın unuttuğunuz türküleri kağıda bakmadan, yarım da olsa, eksik de olsa.


Aşk illaki,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder