(…)
milât yok demiştim, milât yer almayacak hayatımızda
işte bütün müsveddelerimi yırttım
işte artık göğsümün kıllarıyla
gövdemin kokusundan buharlaşıyor şiir
(…)
İsmet ÖZEL – Kötü Şiirler
Ne zor dizeler bunlar?
Şair nasıl yazmış bu
dizeleri?
Eskiler “müsvedde” derdi,
taslak çıktı sonra.
…/…
“Yeniden beyaz yapmak”
demektir müsvedde, yani yazdığını silerek beyaz ve boş bir sayfa hazırlamak.
Bu eskiden kuma, çölün
kumuna veya kum dolu sandığa yazı yazıp, kumu kolaylıkla düzlemekle ilgili
olmalıdır.
Bir de bilmiş gibi
kullanırız, “seni şair müsveddesi”, seni “erkek müsveddesi” gibi laflar ederiz.
Mermere eşsiz hat örnekleri
ile kitabeler kazıyan ustaların “müsvedde” şansı olmazdı.
Şeyh Hamdullah gibi bu işin
piri, Aziz NESİN’ in de Güzel Sanatlar Akademisi’nde hocası olan Necmettin
OKYAY gibi hepsi aynı zamanda iyi birer “kemankeş”, okçu olan usta hattatların
“müsvedde” şansları yoktu.
Osmanlıda ise yazılar bezir
yağının aydınlatma için yanan isinden yapılan mürekkeple yazılırdı.
Yazılarda hata yapıldığında
bezir isinden yapılan mürekkep yazıcı tarafından yalanırdı.
O zaman kağıdın rengi
“yeniden beyaz” olurdu, yani yazı müsveddeye çekilmiş olurdu.
Okuma yazma bilen sayısı çok
az olduğu için, mürekkep yalayan da az idi ve okuma yazma bilme ayrıcalığı
“mürekkep yalamak” ile bir tutulurdu.
…/…
Herkesin bir müsvedde
defteri olurdu okulda. Derste alınan notlar eve gidilince temize çekilirdi.
Sarı yapraklı olurdu
müsvedde defterleri.
Yoksulluk.
Bizim asla müsvedde
defterimiz olmazdı.
Yeni bir deftere ihtiyacımız
olmasın, diye ders defterlerini hatasız ve güzel yazardık. Hattatlar gibi, ama onların,
öyle bir mesleğin varlığını bile bilmeden.
…/…
Kısa bir hayatın
müsveddesiyiz aslında. Oysa hayatımızı temize çekemiyoruz, o kadar kirliyiz ve
müsveddeler o kadar okunaksız ve özensiz ki.
…/…Milat mı?
Boş yere milatlar koymayın kendinize. Yeni bir yıl arifesindeyiz, boş yere karalamayın takvimi.
MüsveddeAsiz yaşayın hayatı,
müsveddesiz sevin birisini, içinizden geldiği gibi.
Nerede kalmışsanız, oradan devam edin.
Yazdıklarınızı bir daha
yazın, söyledikleriniz bir daha söyleyin unuttuklarınız olsa da. Nerede kalmışsanız, oradan devam edin.
Bir daha çığırın unuttuğunuz türküleri kağıda bakmadan, yarım da olsa, eksik de olsa.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder